Hayata geçirdiğimiz öncü
yatırımlar, attığımız hudutsuz
adımlar, sürdürülebilirlik odağında
yakaladığımız başarıların tümünün
arkasında Sabancılı olmanın getirdiği
sorumluluk duygusu yatıyor.
Değerli yatırımcılarımız, iş ortaklarımız ve
çok kıymetli çalışanlarımız;
Zorluklar ve belirsizlikler artık hiç şüphesiz,
işlerimizin vazgeçilmez birer parçası.
Çok kutuplu bir dünyada, jeopolitiğin,
küresel ekonominin temel belirleyicisi
haline geldiği bir dönemi hep birlikte
yaşıyoruz. Bölgeselleşme akımları, ticaret
yolları rekabeti, tedarik zinciri dönüşümü,
yeşil enerji geçişi için gerekli kritik
malzemeler, mevcutta var olan jeopolitik
zorlukları daha da büyütebilecek risk
unsurlarından sadece bazıları
Tüm bunlar, dünyada ekonomik iklimi
zorlaştırırken, çok önemli bir kavramsal
düşüncede bizleri aynı noktada
buluşturuyor: Hepimiz aynı gemideyiz.
Ve hepimiz aslında en zayıfımız kadar
güçlüyüz.
Özellikle gelir tablosu
metriklerinde
hedeflerimizin üzerinde
bir performans
gösterdik. Ayrıca, nakit
yaratma odağımızı
sürdürdük ve bu
sayede bilançomuzu
sağlam tuttuk.
Pandemi süreci bunun en net
örneklerinden biriydi. Son yıllarda
dünyaya kasıp kavuran yüksek enflasyon
tehdidiyle birlikte, bunun ekonomik
yansımasını da hep birlikte gördük.
Bugün geldiğimiz noktada ise enflasyona
karşı verilen global mücadelenin yavaş
yavaş kazanıldığını görmek memnuniyet
verici.
Diğer yandan, Türkiye’de de, toplumun
tüm kesimlerinin yakından tanıklık
ettiği zorlu bir ekonomik iklimi derinden
hissettik. Bugün ise yeni ekonomi
politikalarıyla güvenin tekrar tesis edildiği,
yatırımcı güveninin toparlanma işaretleri
verdiği yeni bir dönemdeyiz.
Elde ettiğimiz kazanımlar umut verici olsa
da kalıcı başarıyı getirebilecek yegâne
unsurun kararlılıktan geçtiğini de çok iyi
biliyoruz.
Tüm bu zorlu ekonomik şartlara rağmen,
Sabancı Topluluğu olarak, 2023 yılını
büyük başarılarla tamamlamış olmanın
mutluluğunu yaşıyoruz. Orta vadeli hedeflerimize paralel olarak,
2023 yılında enflasyondan arındırılmamış
hali ile kombine gelirimizi %57, kombine
FAVÖK’ümüzü %23 ve konsolide net
kârımızı %20 yükselttik. Gelirlerimizin
içindeki yeni ekonomi ve döviz payı
açısından da hedeflerimize doğru
ilerliyoruz. Özellikle gelir tablosu metriklerinde
hedeflerimizi aşarken, nakit yaratma
odağımızı sürdürdük ve bu sayede
bilançomuzu sağlam tuttuk. Holding
nakit pozisyonumuzu yıllık bazda
tarihin en yüksek seviyesine çıkarırken,
Topluluğumuz seviyesinde net
borç/FAVÖK oranımızı orta vadeli
hedeflerimizin oldukça altında tutmaya
devam ettik. Bu durum, bizlere yeni büyük
yatırımlar için de önemli bir manevra
alanı sağlıyor.
Portföyümüzün sürdürülebilirlik odaklı
dönüşümüne öncülük eden enerji
iş kolumuzda, devreye aldığımız
yenilenebilir enerji yatırımlarımızla birlikte
Enerjisa Üretim’in toplam operasyonel
kurulu gücünü, 2023 yıl sonu itibarıyla
3.792 MW’a ulaştırdık. 2026 yılında
Türkiye’de %60’ı yenilenebilir enerji
kaynaklarından oluşacak 5.000 MW’ın
üzerinde kurulu güç hedefimize doğru
emin adımlarla ilerlerken, aynı zamanda
önümüzdeki 5 yılda ülkemizde hayata
geçirilecek her üç rüzgâr ve güneş
santralinden birine Topluluk olarak
imzamızı atacağız. Diğer yandan, Enerjisa Üretim
tarafından Bandırma’da hayata
geçirilen Hidrojen Vadisi’nde ilk yeşil
hidrojen üretimimizi 2023 yılı içerisinde
gerçekleştirdik. Türkiye’yi Avrupa’nın en
büyük yeşil hidrojen tedarikçisi haline
getirebilecek bu projenin, Avrupa’nın
enerji arz güvenliğinde de tarihi bir sayfa
açabileceğine inanıyoruz.
Yapı Malzemeleri iş kolumuz da bu
dönemde, Dünya’nın Sabancı’sı
vizyonumuza katkı sunacak önemli bir
yatırım kararını daha hayata geçirdi.
ABD’de 82 milyon ABD dolarlık yatırımla
2025’in son çeyreğinde faaliyete geçecek
yeni gri çimento öğütme tesisimiz ile
birlikte Çimsa, beyaz çimento pazarında
olduğu gibi gri çimento pazarında da
küresel ayak izini güçlendirecek. Bunun
yanında, ürün portföyünü sürdürülebilirlik
odağında geliştirmeyi sürdüren Çimsa,
Mersin tesisinde tamamladığı yaklaşık
42,5 milyon ABD dolarlık kalsiyum
alüminat çimento (CAC) yatırımıyla
bu alanda dünyanın sayılı oyuncuları
arasındaki yerini aldı.
Sanayi iş kolumuzda, geçtiğimiz yıl
50’nci yılını kutlayan Kordsa, tüm zorlu
rekabet koşullarına rağmen, lastik
güçlendirmede dünya lideri konumunu
korumayı başarırken, gelecekteki
malzeme devrimine yön vereceğine
inandığımız kompozit teknolojilerinde de
kararlı büyümesini sürdürdü. Kompozit
gelirlerinin toplam gelirler içerisindeki
payını 2023 yılında %20 seviyelerine
yükselten Kordsa, dördüncü ana iş kolu
olan compounding’i de geçtiğimiz yıl
itibarıyla devreye aldı. Bu iş birimi çatısı
altında Kordsa, sürdürülebilir plastiklerin
ana hammaddesini geliştirecek;
otomotiv, havacılık, uzay sanayi, elektrik
ve elektronik, beyaz eşya, günlük ev
eşyaları, ambalaj gibi farklı birçok sektöre
katma değerli ve sürdürülebilir ürünler
sunacak.
Kordsa’nın ‘compounding’ iş birimini
kurması, Çimsa’nın gerçekleştirdiği
CAC yatırımları, bizim sürdürülebilir
malzemeler alanındaki büyüme
kararlılığımızın da çok önemli bir
göstergesi.
Diğer bir sanayi şirketimiz Brisa, 2018’de
300 milyon ABD doları yatırımla hayata
geçirdiği ve yeni nesil teknolojilerle
donattığı Aksaray Fabrikası için 34 milyon
ABD dolarlık ilave yatırımı yaparak 2026
yılında yıllık 4,6 milyon lastik kapasitesine
ulaşacak.
Sıfır emisyonlu araçlardaki kararlı
büyümesini sürdüren Temsa, Avrupa’nın
ilk elektrikli şehirlerarası otobüsünden
sonra, Türkiye’nin ilk hidrojen yakıtlı
şehirlerarası otobüsünü hayata geçirmek
için Portekizli CaetanoBus şirketi ile Ar-Ge
anlaşması imzaladı. İş birliği kapsamında
geliştirilecek prototipin 2024 yılında
tamamlanmasını, 2025 yılında da seri
üretime geçilmesini hedefliyoruz.
Geçtiğimiz yıl Türkiye ekonomisine
sağladığı kredi desteğini 962 milyar TL’si
nakdi olmak üzere toplam 1 trilyon 201
milyar TL seviyesine çıkaran Akbank, %21
düzeyinde gerçekleşen güçlü konsolide
sermaye yeterlilik oranıyla, reel sektörün
büyümesine ve gelişmesine destek
olmaya da devam etti.
Finansal hizmetler iş kolumuzda,
Aksigorta ve Agesa, yeni nesil finansal
hizmetlerde öncü olma misyonları
doğrultusunda büyümelerini sürdürdü.
Sabancı Holding-Ageas arasındaki
iş birliği ve sinerji doğrultusunda,
‘birden fazla kanalda tek bir sigorta
şirketi gibi hareket etme’ stratejimizi
güçlendirdiğimiz bir yılı geride bırakırken,
kuruluşunu tamamladığımız ve 2024
yılında aktif olarak faaliyete yeni sigorta
şirketimiz ile sağlık ekosisteminin önde
gelen oyuncularından biri olacağız.
inovasyon kaslarımızı da güçlendirmeyi
sürdürdük. Yeni nesil teknolojilere
dayalı iş modellerine odaklanmamıza
destek olacak önemli bir organizasyon
değişikliğine imza attık ve Holding
bünyesinde Dijital Grup Başkanlığımızı
oluşturduk. Burada da kendimize ikili bir
hedef seti belirledik. Bu hedef setinin
ilk ayağında, geçtiğimiz dönemde
gerçekleştirdiğimiz satın alımlarla
Topluluğumuza kazandırdığımız
siber güvenlik ve dijital pazarlama
yetkinliklerini güçlendirirken, ikincil
olarak da yeni büyüme platformlarına
odaklanmayı sürdüreceğiz. Bu süreçte,
bulut teknolojileri ve ölçeklenebilir dijital
teknoloji platformlarının yanı sıra yeşil
hiper ölçekli veri merkezleri en büyük
odak alanlarımız olacak. Yenilenebilir
enerji alanındaki öncü çalışmalarımızın,
bu veri merkezlerimizle olan sinerjisi
konusunda önemli çalışmaları hali
hazırda yürütüyoruz. Tüm bunlarla
birlikte, SabancıDx’in bir hizmet sağlayıcı
olarak konumlanması, çoklu kanal
büyümesine devam eden Teknosa’nın
tamamen dijital bir kimliğe bürünmesi,
hafif varlık odaklı büyüme stratejisinde
büyük başarı elden Carrefoursa’nın dijital
yetkinliklerinin daha da güçlendirilmesi
de yol haritamızın önemli unsurları
arasında.
Diğer yandan, son yıllarda hem
Türkiye’de hem de dünyanın gelişmiş
girişimcilik merkezlerinde önemli start-up
yatırımlarını hayata geçiriyoruz. 2020
yılından bu yana, yarısı Türkiye’de yarısı
ise yurt dışında olmak üzere yatırım
yaptığımız fon ve start-up sayısı 30’u aştı.
2023, stratejik düşünceyi
güçlendirdiğimiz önemli bir yıl oldu.
X-Teams adı verdiğimiz çapraz ekiplerin
de yönlendirmeleriyle, Topluluğumuz için
ileriye dönük bir yol haritası oluşturmak
için kapsamlı bir çalışma yürüttük.
Diğer yandan, Sabancı Holding
bünyesinde, Çimsa ve Kordsa’ya
ev sahipliği yapacak Sabancı
Teknoloji Merkezi’ni Almanya’da
hayata geçirdik. Avrupa’nın en güçlü
inovasyon merkezlerinden Münih’te
açtığımız Sabancı Teknoloji Merkezi,
Topluluğumuzun Ar-Ge, teknoloji ve
sürdürülebilir ürün geliştirme yetkinliğini
uluslararası alana taşırken, “Dünya’nın
Sabancı’sı” vizyonuna ve “Türkiye
ile dünyayı birleştirme” vaadine de
önemli bir katkı sunacak. Münih Teknik
Üniversitesi (TUM) yerleşkesi içerisinde
yer alan Sabancı Teknoloji Merkezi,
aynı zamanda üniversite-sanayi iş
birliği alanında Avrupa’nın simge
platformlarından biri olacak.
2050 net sıfır hedeflerine doğru ilerlerken,
kendimize de bilimin ve teknolojinin
izinde oldukça zorlu hedefler koyuyoruz.
Bu doğrultuda, Bilime Dayalı Hedefler
Girişimi (SBTi) ile koordinasyon halinde,
en geç 2030 yılında doğrudan karbon
emisyonlarımızı 2021 yılına göre en az %42
seviyesinde azaltacağız. 2025 sonunda
ise Holding olarak %15’lik azaltımı
yakalamış olmayı amaçlıyoruz.
Bununla birlikte, 2027 yılına kadar
sürdürülebilirlik bağlantılı alanlara
gerçekleştireceğimiz harcamalarımızı da
5 milyar ABD dolarına tamamlayacağız.
1925’ten bu yana,
bu topraklarda
ilkleri hayata
geçiren; Türkiye’nin
çağdaşlaşma
yolculuğuna öncülük
eden bir Topluluk
olarak, 100’üncü
yılımıza bizi biz yapan,
Sabancı değerleriyle
ilerleyeceğiz.
Topluluk olarak sürdürülebilirlik alanında
attığımız her adımın bizi iklim acil
durumunun çözümüne, dünyada
eşitsizliklerin bertaraf edilmesine biraz
daha yaklaştırdığını çok iyi biliyoruz.
ÇSY’nin (çevresel, sosyal, yönetişim)
3 unsurunu da kapsayan detaylı
sürdürülebilirlik yol haritamız kapsamında
kararlılıkla ilerlerken, bir yandan da
döngüsel ekonomiyi mevcut işlerimizin,
yatırımlarımızın merkezine yerleştiriyoruz.
Her yıl uluslararası standartlara ve
iyi uygulamalara göre fark analizi
gerçekleştirip daha da iyileşmek için
gerekli adımları atıyoruz. Bu yaklaşım
neticesinde, MSCI ve CDP gibi saygın
platformlarda sürdürülebilirlik notumuzu
artırmaya devam ediyoruz.
Hayata geçirdiğimiz öncü yatırımlar,
attığımız hudutsuz adımlar,
sürdürülebilirlik odağında yakaladığımız
başarıların tümünün arkasında Sabancılı
olmanın getirdiği sorumluluk duygusu
yatıyor.
6 Şubat’ta, Türkiye ve hatta dünya
tarihinde çok benzeri olmayan bir
deprem felaketini yaşadık. Depremin
ilk saatlerinden itibaren Topluluk
şirketlerimiz, ortaklarımız ve Sabancı
Gönüllerimizle bölgede muazzam bir
dayanışma örneği sergiledik. Gerek
depremden etkilenen 7 bine yakın
Topluluk çalışanımızın, gerekse bölge
halkının her koşulda yardımına koştuk.
Bu dönemde hep birlikte, gerçek bir
Topluluk ruhuyla seferber olduk. Sabancı
Cumhuriyet Seferberliği ve Cumhuriyetin
100. yılı kapsamında yaptığımız etkinlikleri
de hep bu birliktelik ruhuyla hayata
geçirdik.
%57Kombine Gelir Artışı
%23Kombine FAVÖK Artışı
Sabancı Gönüllülerimiz öncülüğünde,
bu yıl üçüncüsünü gerçekleştirdiğimiz
Sabancı Cumhuriyet Seferberliği ile
eğitim ve kalkınma odağında 8 ana
projeye ve 1.000’in üzerinde etkinliğe
imza attık. Kadınlarımız, gençlerimiz,
çocuklarımız başta olmak üzere
yaklaşık 7 bin kişinin doğrudan hayatına
dokunduk, gönüllülüğün ülkemizde
artmasına öncü olduk.
“Ölçeklenme”yi yeni bir
yatırım kriteri olarak ele
alacağız. İnovasyonun
peşinde koşmayı
sürdüreceğiz. Ama
bunların içerisinden,
bizi daha hızlı
büyütecekleri seçip
bu yatırımları hayata
geçirebilmek için
daha fazla çaba sarf
edeceğiz.
Sabancı Cumhuriyet Seferberliği
faaliyetlerimiz kapsamında, deprem
felaketinden en çok etkilenen illerimizden
biri olan Hatay’da, Habitat Derneği ile
Brisa, Kordsa, Temsa ve Teknosa’nın iş
birliğiyle Ekim ayında Sabancı Hatay
Kuluçka Merkezi’ni hayata geçirdik.
Ekim ayında kapılarını açan ve sadece
ilk 2 ayda, 1.250 kişiye eğitimler veren
bu merkezimiz ile deprem felaketi
nedeniyle bölgeyi terk etmek zorunda
kalan vatandaşlarımızın geri dönmesini,
gençlerin ve kadınların yeniden ekonomik
ve sosyal hayata kazandırılmasını, yeni iş
fırsatları yaratılmasını, bölgede bulunan
girişimcilerin Türkiye ve dünya girişimcilik
ekosistemine entegre edilmesini
amaçlıyoruz.
Değerli Paydaşlarımız,
Bir yandan mevcut işleri koruyup
büyütürken bir yandan da sürekli
geleceğe ve yeni büyüme fırsatlarına
odaklanıyoruz. 2023 bu anlamda
bizler için de stratejik düşünceyi
güçlendirdiğimiz önemli bir yıl oldu.
Topluluğumuz bünyesinde, farklı şirket
ve yaş gruplarından çalışanlarımızın bir
araya gelerek oluşturduğu, X-Teams
adı verdiğimiz çapraz ekiplerin de
yönlendirmeleriyle, Topluluğumuz için
ileriye dönük bir yol haritası oluşturmak
için kapsamlı bir çalışma yürüttük.
Bu doğrultuda, bizi Topluluk Vaadimize
ulaştıracağına inandığımız 5 stratejik
önceliğimizi “Büyük ölçekte çevik küresel
ve yerel ayak izi”, “Dijital ve yapay zekâ
dönüşümü”, “Büyüme için inovasyon”,
“Daha iyi bir hayat için sürdürülebilirlik”
ve “Geleceğe hazır organizasyon ve
yetenekler” olarak belirledik.
Bu stratejik önceliklerimizde özellikle
altını çizmek istediğim bir nokta
var. Sabancı’nın Topluluk Vaadi’nin
merkezinde yer alan sürdürülebilirlik ile
birlikte, yeni dönemde “ölçeklenme”yi de
yeni bir yatırım kriteri olarak ele alacağız.
Evet, inovasyonun peşinde koşmayı,
yeniliklerin izinden gitmeyi sürdüreceğiz.
Ama bunların içerisinden, bizi daha hızlı
büyütecekleri seçip bu yatırımları hayata
geçirebilmek için daha fazla çaba sarf
edeceğiz.
Bu ölçeklenme yolculuğumuzun en
önemli unsurlarından biri de dijital ve
yapay zekâ dönüşümü olacak. Özellikle
yeni müşteri kazanımında dijitali çok
daha etkin bir şekilde kullanacağız.
Yapay zekânın bizlere açtığı fırsat
sonsuzluğunda, işlerimize en doğru etkiyi
sağlayacak proje ve uygulamaların
içerisinde olarak, hem mevcut müşteri
deneyimimizi güçlendirecek hem de
müşteri tabanımızı genişleteceğiz.
Akbank’ın geçtiğimiz yıl içerisinde elde
ettiği 2,3 milyon net aktif müşteri kazanımı
bu alanda Topluluk şirketlerimiz de çok
önemli bir örnek. Bu kazanımın %60’ın
üzerinde dijitalden sağlanmış olması,
dijitalin sadece verimlilik ve maliyet
iyileştirmeleriyle sınırlı bir alan değil; hızlı
ve kaliteli büyüme için tüm şirketlere yeni
ufuklar açan bir iş kültürü olduğunun en
net göstergesi.
Stratejik önceliklerimize dahil ettiğimiz
“Geleceğe hazır organizasyon ve
yetenekler” başlığımız altında, ‘amaç
odaklı şirket’ kültürümüzü pekiştirmeye
devam ederken, insana yaptığı yatırımla
dünyadaki yetenek savaşlarında pozitif
ayrışan bir Sabancı yaratacağız. Daha
fazla yetki veren, katılımcılığı teşvik
eden, siloları yıkan, ekosistem sinerjisini
önceliklendiren bir yaklaşımı Topluluk
geneline yaymak yol haritamızın birincil
maddelerinden biri olacak.
Tüm Yürütme Kurulumuz, bu dönüşümün
en ön saflarında yer alacak. Tüm
Sabancı organizasyonunda amaç odaklı
yaklaşımı güçlendirmek; sadece yol
gösteren değil, bu yolu paydaşlarıyla
yürüyen liderler olmak, birbirinden değerli
yönetici adaylarımızın potansiyellerini
ortaya çıkarmalarına imkan sağlamak,
geçmişte olduğu gibi önümüzdeki
dönemde de yönetim ekibimizle
birlikte en büyük misyonumuz ve
motivasyonumuz olacak.
Değerli Paydaşlar,
Türkiye Cumhuriyeti’nin 100’üncü yılını
büyük bir gururla geride bıraktık. Şimdi
önümüzde bir anlamlı eşik daha var.
Sabancı Topluluğu’nun 100’üncü yılı…
1925’ten bu yana, bu topraklarda ilkleri
hayata geçiren; Türkiye’nin çağdaşlaşma
yolculuğuna öncülük eden bir Topluluk
olarak, 100’üncü yılımıza bizi biz yapan,
Sabancı değerleriyle ilerleyeceğiz.
Bu yolculukta yanımızda olduğunuz için
sonsuz teşekkürlerimi sunarım.
Saygılarımla
Cenk AlperYönetim Kurulu Üyesi ve CEO